Delilik bu olsa gerek...

0 yorum

Tam 3 gündür evdeyim.Yetiştirmem gereken bir iş var. Pazartesiye teslim etmeyi planlıyorum. İlk gün fazla olmasa da,2. ve özellikle bugün yani 3.gün evde kalmaktan kafayı yeme noktasına geldim. İşe biraz ara verdim. Kafamda fotoğrafa tekrar başlama fikri var. Ekim 2009'dan bu yana arada çekim yapsam da eskisi kadar düzgün çekime çıkmıyorum. Kafamda onca fikir varken uygulamaya geçemiyorum ve bu his beni DELİ ediyor! Ama artık kararım karar. Bu haftasonundan itibaren tekrar harekete geçeceğim.

Neyse bu akşam sıkıntım kendini üreticiliğe bıraktı. Defter aldım elime ve kafamdaki tüm kompozsiyonları çizmeye başladım. Odamda bu sıcakta pencere kapalı,kapı da kapalı.Neden bilmiyorum ama açasım da yok ikisini. Deftere çizim yaparken açtım kasan bilgisayardaki müzikleri. Harfler sıraladım tek tek ve onların şeklinden kompozisyonlar yarattım kendi kendime,sevindim. Sonra müzik eşliğinde kalktım, deliler gibi dans ettim,hayaller kurdum,zıpladım,çığlıklar attım. Odanın dağınıklığı,bilgisayar masasının üzerindeki gereksiz kalabalık,içerideki nem,pasaklı saçlarım,yerlerdeki kabloların dağınıklığı,perdenin düzensizliği,kasan ve bol virüslü bilgisayarım,dağınık dolabım eşlik etti bana.

Düşündüm de.. İnsan yalnız kaldığında ve sıkıntıdan delirdiğinde daha yaratıcı ve üretici oluyor. Biz sanırım birbirimizin enerjilerini emiyoruz sürekli biz bizeyken.

Kısacası neymiş , Yaratıcılık delilikten doğarmış.

O zaman pilot kalemin kapağı ile kulağa şapka takarak,tango eşliğinde oyunumuza devam ediyoruz!

içelim madam!

Photo
Copyright © Kozmik Panda - Blogger Theme by BloggerThemes